İngiltere'deki Brunel Üniversitesi tarafından yürütülen yeni bir araştırma, sakarinin yalnızca tat vermediğini, aynı zamanda bazı tehlikeli ve ilaçlara dirençli bakterileri etkisiz hale getirme potansiyeline sahip olduğunu ortaya koydu. Çalışmada, sakarinin bakterilerin yapısını bozarak onları öldürebildiği gösterildi.
Bakteri hücrelerini patlatıyor
Araştırmayı yöneten mikrobiyolog Prof. Dr. Ronan McCarthy, “Sakarin, bakteriyel patojenlerin duvarlarını kırarak bozulmalarına ve sonunda patlamalarına neden oluyor. Bu da bakterilerin ölmesiyle sonuçlanıyor” şeklinde konuştu. Dahası, bu bozulma, antibiyotiklerin bakterilere daha kolay nüfuz etmesini sağlıyor ve direnç mekanizmalarını devre dışı bırakıyor.

Araştırmacılar, sakarini özellikle Staphylococcus aureus ve Escherichia coli gibi ilaçlara dirençli bakteri türleri üzerinde test etti. Sonuçlar, tatlandırıcının farklı türler üzerinde değişken etkiler gösterse de genel anlamda oldukça etkili olduğunu ortaya koydu.
Yara pansumanında sakarin mucizesi
Sakarin üzerine yapılan bir diğer deneyde, bilim insanları yapay tatlandırıcıdan cerrahi pansuman geliştirdi. Domuz derisi üzerinde gerçekleştirilen laboratuvar testlerinde, sakarin bazlı pansumanların, yara enfeksiyonlarını önlemede gümüş içeren geleneksel pansumanlardan daha etkili olduğu gözlemlendi.
Prof. Dr. McCarthy, “Normalde yeni bir antibiyotik geliştirmek milyarlarca dolar ve onlarca yıl alır. Ancak sakarin zaten yaygın olarak kullanılıyor ve dirençli bakterileri öldürmenin yanı sıra mevcut antibiyotikleri de daha etkili hale getiriyor” dedi.
Süper bakterilere karşı yeni silah
Dünya genelinde antibiyotik direnci giderek büyüyen bir kriz haline gelmiş durumda. Her yıl milyonlarca insan, mevcut antibiyotiklerin işe yaramadığı enfeksiyonlar nedeniyle hayatını kaybediyor. Bu durum, diş çekimi ya da kanser tedavisi gibi basit tıbbi işlemleri bile riskli hale getiriyor.
Araştırmacılar, sakarinin bu alandaki potansiyelini tam olarak anlayabilmek için klinik deneyler gerektiğini vurguluyor. Ayrıca, yapay tatlandırıcıların insan vücudu üzerindeki tüm etkilerinin detaylı şekilde araştırılması gerektiğine de dikkat çekiliyor. Prof. Dr. McCarthy, “Antibiyotik direnci, modern tıbbın karşılaştığı en büyük tehditlerden biri. Sakarin, bu mücadelede yeni ve heyecan verici bir tedavi aracı olabilir” diyerek araştırmanın önemini vurguladı.