Areda Piar’ın araştırmasına göre, Türk halkının yüzde 96,1’i Ramazan ayında restoranların iftar menüsünde fırsatçılık yaptığını düşünüyor.
Yüzde 68’i artan fiyatlar nedeniyle dışarıda iftar yapmayı düşünmezken, yüzde 73,7’si restoran seçiminde fiyat uygunluğunu önceliyor.
Halkın en büyük beklentisi daha ekonomik menüler olurken, yüzde 76,4’ü yüksek fiyatları kâr marjına bağlıyor.
Araştırma halkın yüzde 78,6’sının da Ramazan’a özel menüleri gösterişli ve israfa yol açan menüler olarak değerlendirdiği ortaya koydu.
Belediye sosyal tesisleri ekonomik çözüm
Areda Piar’ın araştırmasına göre, Türk halkının yüzde 45,8’i dışarıda iftar yapmadığını ifade ederken, yüzde 37,5’i yalnızca arkadaş ve akraba buluşmalarında kafe ve restoranları tercih ediyor.
Ramazan boyunca iki veya üç kez dışarıda iftar yapanların oranı yüzde 14,2.
Katılımcıların yüzde 67,8’i orta segment restoranları tercih ederken, yüzde 17,8’i belediye sosyal tesislerini, yüzde 14,4’ü ise lüks restoranları seçiyor.
Dışarıda iftar yapanların yüzde 52,5’i 500 TL ve altı menüleri tercih ederken, yüzde 30,7’si 500-1000 TL, yüzde 10,3’ü ise 1000-1500 TL arasındaki menülere yöneliyor.
Gıda fiyatları bir tek Türkiye'de artıyor
Öte yandan MÜSİAD Kayseri Şube Başkanı Ferhat Akmermer de, yaptığı açıklamada gıda fiyat artışlarına tepki gösterdi. Kendisinin de gıda sektörünün içinde olduğunu kaydeden Akmermer, "Şu anda enflasyonla açıklanamayacak bir fiyat dezenformasyonuyla karşı karşıyayız. Gıda sektörünün içinde olan bir insanım, dünya borsalarına bakıyorum yerinde sayma hatta geriye gitme var. Devletin denetim mekanizmaları bu noktada yeterli değil.
Buradaki en büyük problem ahlak. Etin kilosu ne kadar? En kral et 600-700 TL. Bakıyorsunuz bir menüdeki 50-100 gram etin fiyatına. Kira deyin, işçilik deyin hepsini koyalım da bu millet yiyor diye bu kadar da vicdansızlık yapılmaz. Enflasyon açısından da doğru işler yapılıyor aslında, inşallah sonuç verir. Ahlak için hepimizin özüne dönmesi gerekiyor" dedi.
